Geçen hafta ‘Kumar Bataklığı’ başlıklı yazım çok ilgi gördü ve kumar üzerine yazıların devamı konusunda talep geldi. Bugün bayram olduğu için biraz ondan bundan yazarak sizlerle bayramlaşmak istedim. Önümüzdeki haftalarda kumar üzerine daha çok yazacaklarım olacak.
* * *
Asıl savaş alanı suskundur arkadaş
Sahipsizdir
Asıl savaşçılar afyonlu mütevekkil
Ahmet Kaya’nın en beğendiğim bestelerinden biri olan ‘Özgür Çağrı’nın en etkili bölümlerinden biridir paylaştığım. Hele ki bunları söylemeden bir mısra önce söylediği ‘Gönlünün kahpeliğine tutsaksın’ bütün sevdalıları ve ne olursa olsun vazgeçemeyenleri en iyi şekilde tanımlıyor.
Yirmi yıldır sağlık sorunları sebebiyle Isparta’da yaşayıp, İzmir’e hiç gelemediği halde sevdasından hiç vazgeçmeyen, mütevazi hayatına rağmen gelirinin büyük kısmını Altay resmi mağazasından aldığı ürünleri Ispartalı çocuklara dağıtarak, şehirde Altay sevdasını oluşturan Yaşar Adalı tam da bu tanımlamaya uyan bir kişilikti. Erken yaşta yitirdiğimiz Adalı’ya vefa gösteren ve adına yapılan köy okulu kütüphanesine katkı sağlayan tüm Altaylı dostlarıma şükranlarımı sunuyorum.
* * *
Marx’ın en önemli bilinen cümlelerinden biri ‘din, toplumların afyonudur’ sözü. Ben de yakın zamana kadar bu cümleyi dinin bir uyuşturucu olduğunu düşünerek değerlendiriyordum. Fakat Marx’ın bu sözü kelam ettiği dönemde afyon uyuşturucu olarak düşünülmüyor, acıları dindiren bir ilaç olarak kullanıyordu. Dinin afyon olma özelliği, ezilenlerin sömürülmelerine karşı başkaldırmalarını önleyen, halkı uyutan bir nesne olarak değil, acılara karşı bir protesto ve ağrı kesici olarak düşünülmesinden kaynaklanıyordu. Bayramda isterseniz siz de benim gibi bir düşünün…
* * *
Bayramda düşünmenin ötesinde bir eylem de önereceğim: kitap okuyun. Birkaç yıl önce Mikail Bayram Hocanın makalelerinden alıntılar yaparak bildiğimiz Mevlana’dan farklı bir Mevlana da olabilir mi sorusunu sormuştum?
Mevlana Moğol ajanı mıydı? Nasreddin Hocayı Mevlana mı öldürttü? Mesnevideki müstehcen hikayeler gerçek mi? Mevlana Mesnevi’yi Kuran’dan üstün mü görüyordu? ‘Ne olursan ol gel sözü’ Mevlana’ya ait değil mi? Mevlana 15 yaşındaki evlatlığı Kimya Hatunu 65 yaşındaki Şems’e nikahladı mı? Mevlana’nın oğlu Alaeddin Çelebi babasını terk ederek Ahi Evran’ın hizmetine neden girdi? Ahi Evran ve Nasreddin Hoca aynı kişi mi?
Tüm bunların cevabını Ümit Doğan’ın ‘Mevlana Gerçeği’ isimli kitabında bulabilirsiniz. Ben kitabı özellikle yavaş okumaya gayret ediyorum. Yoksa tek gecede bitirebilirim. Ama o kadar bilgi açlığını doyuran bir çalışma olmuş ki, ders kitabı çalışırcasına okumak, Osmanlı öncesi Anadolu coğrafyasında toplumu anlayabilmek ve tarihin kazananlar tarafından nasıl yazıldığını ve bugüne gelen çelişkileri görmek heyecan verici. Bayramda mutlaka okumanızı önereceğim kitap.
Bir bayram sabahında satırlarımın sonuna kadar okuyup, bayramı beraber karşıladığımız tüm dostlarımın ve sevdiklerinin bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. Bayram sonrası da bayram tadında yaşanacak bir ülke olsun diliyorum.
Çok beğenerek okudum kitabı muhakkak okuyacağım çok teşekkür ediyorum siz ve ailenize iyi bayramlar geçirmenizi temenni ediyorum
Tebrikler hocam, yine sizden beklenileni ortaya koymuşsunuz, harika bir yazı ve tespit.