Geçen hafta maçın ilk yarısını bitirdik, şimdi maçın ikinci yarısı başlıyor. Bütün yılgınlığa, bütün hayal kırıklıklarına rağmen maça başlayacağız. Daha önceki maçlarda hakem oyunlarına geldik, maç devam ederken kural hatası , değişikliği bile yapıldı. Düşünsenize 2 milyon mühürsüz oy geçerli sayıldı..!!! Bu ne demektir; maçta hile yapıldı, hemde bilerek ve zorla, yani maçta karşı takımın hakları gasp edildi…olmayan kurallarla maç sonlandırıldı ve iktidar gasp edildi….Şimdi tekrar maça başlayacağız, yılgınlıkları, üzüntülerimizi öfkelerimizi bir tarafa bırakarak.
Che Guevara’nın dediği gibi; “ Kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin…” O yüzden 28 Mayısta hiç kimse vazgeçmesin, hiç kimse sandığa gitmeme lüksüne sahip değil…Demokrasi ve Cumhuriyet kazanımları kolay elde edilmedi; bedeller ödendi düşenler oldu, tekrar ayağa kalkanlar oldu, katledilenler oldu, tekrar bayrağı alanlar oldu. 19 Mayıslar da başlayan demokrasi, özgürlük yürüyüşünü MUSTAFA KEMAL ATATÜRK başlattı, 68 kuşağının, onurlu yürekli ve TAM BAĞIMSIZLIKTAN yana gençleri devam etti…Şimdi tekrar ayağa kalkmalı ve alanlarda, sokaklarda olmalıyız, birbirimizle kenetlenmek zorundayız, sandığa gitmeliyiz. Orta çağ artığı bir karanlığa bizi sokmak isteyenlere karşı direneceğiz, demokrasiye sahip çıkacağız; çocuklarımız için geleceğimiz için ve “Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan” memleketimiz için. Yok öyle yılgınlığa düşmek, yok öyle suskun kalmak, yok öyle bu ülkeyi üç tane beş tane Çete’ye çapulcuya bırakmak. Biz varız; demokrasiden, özgürlükten, barıştan, adaletten hukuktan, insanca yaşamaktan, ötekileştirilmeden yaşamaktan yana olan insanlar var. O yüzden ayağa kalkacağız, Demokrasi bayrağını tekrar elimize alacağız ve “ MERAK ETME BURASI BİZDE” diyerek sandıklara sahip çıkacağız ve MUTLAKA KAZANACAĞIZ…