Göztepe'den ümitliyim. Bu oyunla, bu mücadeleyle. Bir an önce düşmemeyi garantilemesi gerek. Ama ben.
Ümit'imi yitirdim, hükümsüzdür. O da düşmesin, üzülürüm...
Yenebilirdi, 1 puan ise kesin hakkıydı.
Olmadı, yenildi.
En başta söyleyeyim her maçı izlemedim ama.
İzlediğim maçlar içinde en iyi mücadele Beşiktaş - Göztepe maçındaydı.
BJK golü kaçırdı, Göztepe atağa kalktı.
Göztepe mutlaka golden oldu, döndü top BJK kontrataktaydı.
Göztepe'nin kondisyonuna ne demeli.
3 günde bir maç oynadıkları halde.
120 dakika olsa, oynamaya devam ederlerdi.
Bu Göztepe düşmemeli, düşmeye hakkı yok.
Göztepe'nin gole çeviremediği penaltı atışı, penaltı değildi.
Olmaz böyle penaltı.
Atacağın yeri çok belli edersen, gol olmaz tabi.
Ekranda istatistik çizimi.
Hangi taraftan penaltıda gol yemiş, besbelli.
Bir araştırsan.
En çok kurtardığı tarafa attı, olmadı tabi.
Vida'nın her hareketi faul.
Ellerini, kollarını rakibinin omuzuna basmadan, yükselemiyor.
İlla tepesine oturacak.
Hakem kardeşim de Ümit Öztürk görmezlikten geliyor.
Niye, ne diye ?
1.Lig'de düdük çalarken çok iyiydi.
Süper Lig'e yükseldi, FİFA olur dedim, oldu.
Sonra bir haller oldu Ümit'e.
Sihirli bir el dokundu sanki.
Geri gitmeye başladı, hem de tam gaz.
FİFA kokartı gitti.
Karar veremiyorum O'nun hakkında.
Bir maçta, 90 dakikada bile git gellerim olmaya başladı.
Kendimden şüphelenmeye başladım.
İyi dediğin üç gün yaşamıyor denir ya, hani.
O misal.
Çok cesur diyorum, çok geçmiyor eyyama başlıyor.
Hatalı da olsa yanlış da olsa.
Göztepe'ye penaltı veriyor.
Cesaretle.
İki dakika sonra Vida bir giriyor, rakibine evlere şenlik.
Kart yok, faul yok, devam.
Eyyam vakti.
Diğer sarı ve kırmızı kartlar doğru.
+5 dakika içinde de uzatma var en az 2 dakika.
Kafalar kanıyor, bandaj yapılıyor, bekliyor.
Tepesi kanıyor, kanı akıyor ama sahada.
İlave dakika mı, yok, nerde.
5.dakikada bitir.
Aman senden bilmesinler, başına iş açılmasın.
Bunu diye diye FİFA Kokartı'n gitti, hala aynı kafa.
Hele ki uzatmanın da son dakikasında, BJK kalecisi topu soldan aldı aheste aheste sağ tarafa geldi.
Alt tarafı aut atışı kullanacak.
Yedi 25 saniyeyi.
Kart göstermediği gibi, döndü sırtını orta sahaya koşuyor.
Yemezler birader.
Neyin koşusu bu.
Kaleye sırt dönülmez bu bir, ikincisi çaksana sarı kartını.
Zaman geçirme değil mi bu ?
Dedim ya.
'Aman benden bilmesinler' eyyamcılığı ile cesaret arasında gitti geldi.
Kafam karıştı.
Aslında cesaret de denmez buna, olması gereken, normal, olağan.
Yapmadıkları için alışkanlık oldu.
Anormal geliyor.
Göztepe'den ümitliyim.
Bu oyunla, bu mücadeleyle.
Bir an önce düşmemeyi garantilemesi gerek.
Ama ben.
Ümit'imi yitirdim, hükümsüzdür.
O da düşmesin, üzülürüm...