Fuat Özevcimli, 20 yıl önce futbol saha komiserliğine başladı.
İlk 10 yılda zevkle yaptı.
Her daim tertemiz, ütülü 'laci' takım elbisesini giydi, kravatını da taktı.
Yağmur, çamur, ayaz, sıcak, güneş demeden.
Üç kuruş ücrete rağmen.
Amatör maçlara çıktı, profesyonel maçlara da.
Hiç yüksünmedi, üşenmedi görevine gitti.
Ta ki, rahatsızlığını öğrenene dek.
Bu yüzden yaklaşık 10 yıldır düzenli görev alamıyor.
Gidemese de derneğine aidatını takır takır ödüyor, toplantılara da katılıyor.
Gelişmeleri takip ediyor, maçlara çıkamıyor.
Türkiye Saha Komiserleri Derneği İzmir Şubesi'nin duayen başkanı Cüneyt Meralbaysal da elinden geleni yapmaya çalışıyor ama.
Önce can önce sağlık.
Fuat Özevcimli'nin ileri derecede çoklu alerjisi var.
Neye mi ?
Neredeyse her şeye.
Kırmızı listede adı geçiyor.
Ne yese ne içse alerji yapıyor.
İlaçlar da dahil.
Öyle, kaşıntı ile geçse.
Ona bile razı.
Ama çok daha ötesi.
Patlıcan, yumurta, domates, biber, yumurta ve akı ile sarısı daha nicelerine alerjisi var.
Tansiyon ilacından tutun da penisiline kadar.
Kaşıntı değil dedik.
Öyle olsa dünyalar onun olacak.
İlacın maddesine bile alerjisi mevcut.
Kaşıntı yoksa ne mi oluyor.
Tabiri caizse eli ayağı kesiliyor, ayakta duramıyor, dengesini kaybediyor.
Yürüme, ayakta kalma yetisini kaybediyor.
Bu nedenle maçın önüne geçmekten çekindiği ve de dernek zor durumda kalmasın diye maç kabul edemiyor.
Aşı da olamıyor, korona aşısı.
Uzman doktorlar sakın olma diye de uyardı.
Çünkü içeriğinde alerjiye neden olan her türlü hammadde var.
Korona aşısının alerjisine karşı, aşı da olmadığından.
Korona aşısı yaptıramıyor.
Saha komiseri olarak maçlara çıkabilmesi için 'aşı' olması ve de 'aşı kartı' isteniyor.
İstediği halde, aşı olmuyor, olamıyor.
Olsa neler olur, düşünmek bile istemiyor.
Kendini çok iyi koruyor.
Antikor testi de yaptırdı, sıkıntı yok.
PCR yaptırayım çıkayım, diyor.
O da kabul edilmiyor.
Ne olacak şimdi.
Aşı olanlar var, aşı olmayı bekleyenler var, aşı olmayı reddedenler, aşı olmayı isyan sananlar var, bir de aşı olamayanlar var sevgili Fuat Özevcimli gibi.
60 yaşında.
Yediğine, içtiğine, ilacına dikkat ediyor.
Korona hastası değil, hastalık da geçirmedi.
Bağışıklık sistemini de gıdalarla ayakta tutmaya çalışıyor.
Çift maske takıp, koruyucu siperlik ile bile maça çıkmaya razı.
Sıkıldı evde oturmaktan sahalara gitmek istiyor.
Açık havaya çıkmak arzusu.
Çok mu zor.
Yok mu bir çaresi.
TÜFAD İzmir Şubesi Başkanı sevgili Dr.Şaban Acarbay bu işi çözer diye düşünüyorum.
Hayat böyle bir şey işte.
Aşı var.
Olmaz, kıymet bilmez.
Olamayan da çaresiz kalır.
Ah yalan dünya.
Gerçek mi, o da korona...
Fuat Özevcimli, 20 yıl önce futbol saha komiserliğine başladı.
İlk 10 yılda zevkle yaptı.
Her daim tertemiz, ütülü 'laci' takım elbisesini giydi, kravatını da taktı.
Yağmur, çamur, ayaz, sıcak, güneş demeden.
Üç kuruş ücrete rağmen.
Amatör maçlara çıktı, profesyonel maçlara da.
Hiç yüksünmedi, üşenmedi görevine gitti.
Ta ki, rahatsızlığını öğrenene dek.
Bu yüzden yaklaşık 10 yıldır düzenli görev alamıyor.
Gidemese de derneğine aidatını takır takır ödüyor, toplantılara da katılıyor.
Gelişmeleri takip ediyor, maçlara çıkamıyor.
Türkiye Saha Komiserleri Derneği İzmir Şubesi'nin duayen başkanı Cüneyt Meralbaysal da elinden geleni yapmaya çalışıyor ama.
Önce can önce sağlık.
Fuat Özevcimli'nin ileri derecede çoklu alerjisi var.
Neye mi ?
Neredeyse her şeye.
Kırmızı listede adı geçiyor.
Ne yese ne içse alerji yapıyor.
İlaçlar da dahil.
Öyle, kaşıntı ile geçse.
Ona bile razı.
Ama çok daha ötesi.
Patlıcan, yumurta, domates, biber, yumurta ve akı ile sarısı daha nicelerine alerjisi var.
Tansiyon ilacından tutun da penisiline kadar.
Kaşıntı değil dedik.
Öyle olsa dünyalar onun olacak.
İlacın maddesine bile alerjisi mevcut.
Kaşıntı yoksa ne mi oluyor.
Tabiri caizse eli ayağı kesiliyor, ayakta duramıyor, dengesini kaybediyor.
Yürüme, ayakta kalma yetisini kaybediyor.
Bu nedenle maçın önüne geçmekten çekindiği ve de dernek zor durumda kalmasın diye maç kabul edemiyor.
Aşı da olamıyor, korona aşısı.
Uzman doktorlar sakın olma diye de uyardı.
Çünkü içeriğinde alerjiye neden olan her türlü hammadde var.
Korona aşısının alerjisine karşı, aşı da olmadığından.
Korona aşısı yaptıramıyor.
Saha komiseri olarak maçlara çıkabilmesi için 'aşı' olması ve de 'aşı kartı' isteniyor.
İstediği halde, aşı olmuyor, olamıyor.
Olsa neler olur, düşünmek bile istemiyor.
Kendini çok iyi koruyor.
Antikor testi de yaptırdı, sıkıntı yok.
PCR yaptırayım çıkayım, diyor.
O da kabul edilmiyor.
Ne olacak şimdi.
Aşı olanlar var, aşı olmayı bekleyenler var, aşı olmayı reddedenler, aşı olmayı isyan sananlar var, bir de aşı olamayanlar var sevgili Fuat Özevcimli gibi.
60 yaşında.
Yediğine, içtiğine, ilacına dikkat ediyor.
Korona hastası değil, hastalık da geçirmedi.
Bağışıklık sistemini de gıdalarla ayakta tutmaya çalışıyor.
Çift maske takıp, koruyucu siperlik ile bile maça çıkmaya razı.
Sıkıldı evde oturmaktan sahalara gitmek istiyor.
Açık havaya çıkmak arzusu.
Çok mu zor.
Yok mu bir çaresi.
TÜFAD İzmir Şubesi Başkanı sevgili Dr.Şaban Acarbay bu işi çözer diye düşünüyorum.
Hayat böyle bir şey işte.
Aşı var.
Olmaz, kıymet bilmez.
Olamayan da çaresiz kalır.
Ah yalan dünya.
Gerçek mi, o da korona...