1925 yılında modern dünyaya uyum amaçlı ‘Şapka İhtisası Hakkındaki Kanun’ ile kadınlara yakışan feminen bir zarafete dönüştü kıyafetler. Beyler de modern toplumlarda tercih edilen şıklığın üzerine, fes yerine şapka takmaya başladı. Bunu takiben, ‘Osmanlıca’ dediğimiz sağdan yazılan alfabede 1928 yılına ‘Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun’ ile Türkçe’deki ünlü seslerin ifadesine yetmeyen Arap harfleri yerine Türkçe’ye karşılık olan Etrükslerin Abecesi’ne geçildi. Türkçe, hat sanatı icrasına yakışan, el yazması şık bir görüntü veren alfabe yerine, modern, gelişmiş dünyaya uyumlu, harfleri birbirine oranla eşit ve geometrik olan, kitap basımına daha yatkın bir yazı karakterine bürünüyordu.
Harf devrimi, bir prenses edasıyla, kadının bu zarafetine atıfta bulunurcasına ‘Düzeltme işareti’ ne, ‘Şapka takmak’ demeye başladı. TDK ‘nın 1932’de kuruluşundan beri şapka takan bir dilimiz var. ‘â’ harfi üzerindeki işaret (^) şapka devrimlere latife edercesine yıllarca kendine has kelimelere eşlik etti.
İngilizce'yi dünyanın bilim dili olarak geliştiren uzmanlar, İngilizce yerine, Türkçe gibi bir eklemeli dilin dünya bilim dili olmasının daha büyük bir zenginlik olacağını makalelerinde yazmaya başlamıştı.
Biz, önce dilimizdeki zarif şapkaları kaldırıp kelimeleri güdük bıraktık, anlamını azalttık, daralttık. Sonra da kıyafetimizde ve dinimizde olmayan koca kafalı süslümün kadınlar yarattık…
Zarafetten uzaklaşan bir kincilik…
Dünyanın en zengin dilini konuşan ülke, önce kendi dilinin zenginliğini kullanmaktan; düzeltmelerden (şapkalardan) vazgeçirildi.
*
İlk insanlar avcıydı, toplayıcıydı.
Zaman içinde farklı kültürlerin etkileşimiyle medeniyeti oluşturdu.
Akıl, eğitim, etik, yüksek teknoloji tabanlı, proaktif kişilikli emek ve müteşebbisi yarattı. Teknoloji, doğa ve çevrenin doğru kullanımıyla inovatif ürünler gelişti. Uluslararası İktisatta önemli bir tanım vardır:
İlk üreten ilk satandır. Piyasa lideridir. Aşırı kâr yapar.
Tabi hala avcılık geliş(me)mişlik düzeyinde olan erkek siyaseti ‘Avcılık’ kelimesini yanlış anlayarak yoluna devam etmek için tüm koltukları, gücü bu bakış açısıyla kullanmaya devam ediyor.
Gelişim çağına girmiş çocukların hormonları değişirken gençleşme yaşandığı gibi siyaseti gençleştirmek de mümkün değildir... Gençlik ile kastedilen kontrol edilemeyen hormonların doyurulması için yaratılan bir Pazar mıdır?
Siyaset, felsefe bilmek ister. Felsefe önce etik, erdem ister.
İktidar partisi ‘Erdemliler Hareketi’ adıyla doğdu.
Bugünkü Ana muhalefet; hatta son yerel seçime göre yeni iktidar da ‘ Gençlik, gençleşme ‘ sloganıyla…
İnsanı tanımlayan, olduran dört eksen kabul ediliyor:
Bilim, Felsefe, Din, Sanat
MOSLOW'un herkesçe en az bir kitapta karşısına çıkan ihtiyaçlar hiyerarşisi ne göre en gelişmemiş insan, ancak Birinci Aşama; sadece fizyolojik ihtiyaçlarının derdine düşen insandır.
Cumhuriyet ve İnkılaplarla bu gelişmişlik düzeyini yakalamaya çalışan atalarımıza hizmetten hem iktidar hem de muhalefet; İnsanı sadece 1. Aşamada tutan bir basitlik için kol kola yoğun çaba vermekte…
*
İşletmeler, 90 yıllık kârını (üzerinde şapka ile okuyun) toplumla paylaşan bir kültürdeyken… Düzeltmeler- şapkalar kaldırılınca… Doksan yıllık karımızı paylaştığımız çarpık bir topluma dönüşme sürecini ifadeye başlamış gibi oldu.
Şapka düştü kel göründü.
Cumhuriyet gibi yönetim şekilleri, devrimine içselleştirmek, gelişmek, çağın lideri olmak, buluşlar yapmak, ilk üretmek, büyümek, zenginliği tabana yayıp kalkınmak… Ancak kendini geliştirme yetisine ulaşmış, yüksek toplumlarda yükselmektedir.
Bu sabah duydum ki alfabeye yeni harfler koyulacakmış…
Bir şapka, düzeltme işareti kaldırınca kaybettiklerimize baktım da…
Acaba yeni harfler bize ne koymaya geliyor?
Rusya'yı Türk Cumhuriyetleri mi çevreleyecek ?
Birlikte mi yaşıyoruz?
Yan yana mı?
Kızıl elma kızarıyor mu?
Yarın devam edeceğiz...
ŞAPKA ÇIKARDIM
Yayınlanma :
08.11.2024 17:08
Güncelleme
: 08.11.2024 17:08
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: