Kısa Çalışma ödeneği ve işten çıkarma yasağına ilişkin basına açıklama yapan DİSK ege bölge temsilcisi Memiş Sarı, şu şekilde konuştu:
“Diğer ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye’de pandemi süresince milli gelirine oranla, halkına yurttaşlarına en az destek veren iki ülkeden bir tanesi Meksika ile birlikte.
Örneğin bir işten çıkarma yasağı getirildi ama ona da bir istisna konuldu o nedenle işten çıkarmalar devam ediyor. Hem de çok daha kötü bir biçimde devam ediyor. Çünkü istisna dediğimiz iş kanunun 25/2 maddesi kod29 diye son dönemde çok da konuşulan bir konu; ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller adı altında bir kara liste oluşturularak işten çıkarmalar devam ediyor. İşten çıkarma yasağı ile birlikte işverenlere işçileri tek taraflı olarak ücretsiz izine çıkarma hakkı verildi. Oysa ücretsiz izin işçilerin onayına tabi idi.
Türkiye tarihinin en büyük iş ve istihdam kaybı yaşanıyor. Çok ciddi bir gelir kaybı var. İşsizlikte müthiş bir artış söz konusu. Covid-19 pandemisi süresince, pandeminin etkileri devam ettiği sürece işten çıkarma yasağının tüm istisnalar kaldırılarak devam etmesi, ücretsiz izin dayatmasına son verilmesi, kısa çalışma uygulamasının da koşulları sürdürülmelidir ve en düşük kısa çalışma ödeneği miktarı da en az asgari ücret olmalıdır.
Bu şekilde ücretsiz izine ayrılan işçilere günde 39TL ayda 1168TL gibi bir nakit ücret desteği işsizlik sigortası fonundan, yani zaten işçiye ait olan paradan veriliyor. 1buçuk milyon işçi bugün ücretsiz izin dayatmasıyla karşı karşıya günde 39TL ile yaşamaya mahkum edildi. 2021 yılı başında bu 8TL arttırıldı 47TL oldu günlük, açlık sınırının bile çok çok altında yaşamaya mahkum edildi. Tam bir belirsizlik var ücretsiz izine çıkan işçilerin ne olacağı, ne zaman işe çağırılacağı, çağırılıp çağırılmayacağı bile belli değil.
Cumhurbaşkanı sürekli ifade ediyor yine son konuşmasında da söylemişti şu kadar nakit destek sağladık diye rakamı da söylüyor 53milyara ulaştı diyor. Doğru 52 milyar 720 bin son çalışma bakanının açıkladığı rakam. İşçilere, kısa çalışma ödeneği olarak, ücretsiz izin desteği olarak, işsizlik maaşı olarak verilen bu yaklaşık 53 milyarın %83’ü zaten işçiye, işsiz işçilere ait olan işsizlik sigortası fonundan geri kalanı da 8 milyon aileye bütün bu 11 ay neredeyse 12 ay boyunca bir kereye mahsus olarak verilen 1000TL’lik nakit destek. Bunun da tamamı sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonundan ve biz bize yeteriz kampanyası ile toplanan. Yani devlet bütçeden hepimizin çalışarak ürettiği toplam değerden vatandaşına, işçisine, emeklisine, emekçisine tek kuruş vermiş durumda değil.
Kod-29 adı altında işten çıkarmaların devam etmesi ve bu maddenin de ahlak ve iyi niyet kuralları halleri dışındaki durumları tarif etmesi ve bunun da çok ciddi bir kara listeye dönüşmesi, işverenleri çok ciddi bir biçimde suiistimal etmesi işçiler açısından büyük mağduriyet yaratmaktadır. Salgın bitene de işten çıkarma yasağı uzatılmalı ve kod 29a karşı önlem alınmalı. Mart ayında son kez ödenecek olan kısa çalışma ödeneği ve edilmeli ve yükseltilmeli. Bu ülkenin kaynakları, bu ülkenin işçisini, işsizini, emeklisini, esnafını, emekli bile olamayan EYT’lisini korumak için yeterlidir.”
“Diğer ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye’de pandemi süresince milli gelirine oranla, halkına yurttaşlarına en az destek veren iki ülkeden bir tanesi Meksika ile birlikte.
Örneğin bir işten çıkarma yasağı getirildi ama ona da bir istisna konuldu o nedenle işten çıkarmalar devam ediyor. Hem de çok daha kötü bir biçimde devam ediyor. Çünkü istisna dediğimiz iş kanunun 25/2 maddesi kod29 diye son dönemde çok da konuşulan bir konu; ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller adı altında bir kara liste oluşturularak işten çıkarmalar devam ediyor. İşten çıkarma yasağı ile birlikte işverenlere işçileri tek taraflı olarak ücretsiz izine çıkarma hakkı verildi. Oysa ücretsiz izin işçilerin onayına tabi idi.
Türkiye tarihinin en büyük iş ve istihdam kaybı yaşanıyor. Çok ciddi bir gelir kaybı var. İşsizlikte müthiş bir artış söz konusu. Covid-19 pandemisi süresince, pandeminin etkileri devam ettiği sürece işten çıkarma yasağının tüm istisnalar kaldırılarak devam etmesi, ücretsiz izin dayatmasına son verilmesi, kısa çalışma uygulamasının da koşulları sürdürülmelidir ve en düşük kısa çalışma ödeneği miktarı da en az asgari ücret olmalıdır.
Bu şekilde ücretsiz izine ayrılan işçilere günde 39TL ayda 1168TL gibi bir nakit ücret desteği işsizlik sigortası fonundan, yani zaten işçiye ait olan paradan veriliyor. 1buçuk milyon işçi bugün ücretsiz izin dayatmasıyla karşı karşıya günde 39TL ile yaşamaya mahkum edildi. 2021 yılı başında bu 8TL arttırıldı 47TL oldu günlük, açlık sınırının bile çok çok altında yaşamaya mahkum edildi. Tam bir belirsizlik var ücretsiz izine çıkan işçilerin ne olacağı, ne zaman işe çağırılacağı, çağırılıp çağırılmayacağı bile belli değil.
Cumhurbaşkanı sürekli ifade ediyor yine son konuşmasında da söylemişti şu kadar nakit destek sağladık diye rakamı da söylüyor 53milyara ulaştı diyor. Doğru 52 milyar 720 bin son çalışma bakanının açıkladığı rakam. İşçilere, kısa çalışma ödeneği olarak, ücretsiz izin desteği olarak, işsizlik maaşı olarak verilen bu yaklaşık 53 milyarın %83’ü zaten işçiye, işsiz işçilere ait olan işsizlik sigortası fonundan geri kalanı da 8 milyon aileye bütün bu 11 ay neredeyse 12 ay boyunca bir kereye mahsus olarak verilen 1000TL’lik nakit destek. Bunun da tamamı sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonundan ve biz bize yeteriz kampanyası ile toplanan. Yani devlet bütçeden hepimizin çalışarak ürettiği toplam değerden vatandaşına, işçisine, emeklisine, emekçisine tek kuruş vermiş durumda değil.
Kod-29 adı altında işten çıkarmaların devam etmesi ve bu maddenin de ahlak ve iyi niyet kuralları halleri dışındaki durumları tarif etmesi ve bunun da çok ciddi bir kara listeye dönüşmesi, işverenleri çok ciddi bir biçimde suiistimal etmesi işçiler açısından büyük mağduriyet yaratmaktadır. Salgın bitene de işten çıkarma yasağı uzatılmalı ve kod 29a karşı önlem alınmalı. Mart ayında son kez ödenecek olan kısa çalışma ödeneği ve edilmeli ve yükseltilmeli. Bu ülkenin kaynakları, bu ülkenin işçisini, işsizini, emeklisini, esnafını, emekli bile olamayan EYT’lisini korumak için yeterlidir.”