Eski İYİ Parti GİK Üyesi Bahadır Erdem CHP'ye katıldı.Bahadır Erdem'e parti rozetini takan CHP lideri Özgür Özel, "Bize çok büyük güç katacak. Kendisine hoşgeldiniz, yolunuz ve yolumuz açık olsun diyorum" dedi.Erdem ise, "Türkiye'de adaletin ve hukukun yeniden parlaması için, eşitlik gelmesi için, kadın haklarının erkeklerle eşit olabilmesi için ve bu milletimizi mutsuz eden tek adam yönetimin, demokrasiyle sonlandırmak için elimden geleni yapacağım" diye konuştu.Almanya'da hayatını kaybeden gazeteci Celal Başlangıç'ı da anan Özgür Özel, "90'lı yıllarda hak temelli gazetecilik yapan, maalesef memleketinden uzakta, Almanya'da geçen hafta kaybettiğimiz gazeteci Celal Başlangıç'a bir kez daha Allah'ta n rahmet, acılı ailesine başsağlığı diliyorum" dedi.
CHP'ye ikizler ve üçüzlerden sonra dördüzler de katıldı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında dördüzlere CHP rozeti taktı. Üyelik kayıtlarının ardından salonda, "Gençlik seninle durma ilerle" sloganları atıldı.İlayda, Berkay, Olgay ve Gökay kardeşlerin üyeliklerinin ardından Özel, "Atatürk'ün evine, babaevine hoş geldiler. Bundan sonra daha güçlüyüz" dedi. Özgür Özel kardeşlere aidat ödemelerinde iskonto uygulayacağını da söyledi. Dördüzlerin annesini kürsüye davet eden Özel, "Bu dört tane pırlanta gibi Atatürk gencini büyüten anneye yürekten alkış" ifadelerini kullandı.Öte yandan Özel, geçtiğimiz hafta Ayşegül, Enes ve Eren adlı üçüzleri de partiye üye yaptı. Bir önceki hafta da Özel, ikiz kardeşler olan Muhammed ve Mustafa kardeşe parti rozetini taktı.Özel'in konuşmasının satırbaşları şu şekilde:"Dün Gaziantep’te trafik kazasında 9 vatandaşımızı kaybettik ailelerine baş sağlığı diliyorum. 90’lı yıllarda hak temelli gazetecilik hak ihlallerine karşı çok önemli habercilik yapan maalesef memleketinden uzakta Almanya’da geçen hafta kaybettiğimiz gazeteci Celal Başlangıç’a bir kez daha Allah’tan rahmet acılı ailesine baş sağlığı diliyorum. Dün bir başka acının bir büyük utancın yıl dönümünde CHP il örgütüyle Deniz Gezmiş Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ın hatıraları önünde anma törenindeydik. 52 yıl önce yaşanan bu büyük acıya hep birlikte ortak olduk ve orada Deniz Gezmiş’in ağabeyi Bora Gezmiş arkada bir yerdeyken yanıma geldiğinde şöyle dedi. ‘Niye arkada kaldınız şöyle gelin dedim’ bana dedi ki ‘Sayın Genel Başkan siz beni Deniz Gezmiş’in ağabeyi kardeşi olarak çağırıyorsunuz ama buradaki herkes onun kardeşidir. Ben de buradan onun yaptığı bu tanımlamaya uygun olarak söylüyorum ki bu partideki herkes Deniz’in Hüseyin’in Yusuf’un kardeşidir. Onların yolu tam bağımsız Türkiye’nin yolu Cumhuriyet Halk Partisi’nin yoludur."27 mayıs darbesine ilişkin idam kararlarını ortadan kaldıran Menderes’in Zorlu’nun idam kararlarını yok sayan bir yasal düzenlemeye imza atmıştık, şimdi 2024 yılında 52 yıl önce karıncayı incitmemişlere, anayasal düzeni savunanlara, 12 Mart darbesinin muhtırasının anaysa yaptığı tahribata itiraz edip anayasayı savunanlara anayasayı ortadan kaldırmak iftirasıyla idam cezası verilen o kararı ortadan kaldıracak bir yasal düzenlemeyi hep beraber yapmak üzere çağrıda bulunuyorum.ÖZEL'DEN TERKOĞLU'NA DESTEK
Akın Gürlek adaletin katilidir ve TC’de sipariş kararlarla mahkeme mahkeme gezdirilip adaletin giyotini olan biri şimdi Adalet Bakan Yardımcısı’dır ve halen daha gazetecilerle uğraşmaktadır. Şunu bilsin ne Barış Terkoğlu ne Pehlivan ne bir başka gazeteci yalnız değildir. Kimsenin arka bahçesi olmayan bu özgür gazetecileri onların basın özgürlüğü hakkını eleştirmek hakkını ki beni eleştirmetedirler zaman zaman sonuna kadar savunuyoruz ve biz onların tam arkasındayız.Taksim 1 Mayıs’ta emekçilere kapatıldı. Oradaydık orada AYM kararına rağmen örülen utanç duvarını gördük. Türkiye Cumhuriyeti’nin en kıymetli tarihi hazinelerinden biri olan surların önüne İstanbul’a yıllar önce su taşıyan tarihi kemerlerin önüne aralara TOMA’ları dizerek önüne polisimize dizerek orayı bir utanç duvarı haline getirdiler. Bu utanç duvarı maalesef tarihe geçti. O utanç duvarı bu iktidar gidip bu ülkeye özgürlükler geldiğinde Türkiye demokrasisinin o kara günü anılırken hep hatırlanacak. O gün birileri Anayasa’ya uymadılar. Anayasaya uymadıkları için emekçileri içeriye almadılar. Girmek isteyenler karşılarında kendileri de birer emekçi olan polisimiz kanunsuz bir emirle karşı karşıya getirildi. Gösterilen anlayış kıymetliydi ama ardından 49 yurttaşımız 1 Mayıs günü orada yaşananlar üzerine tutuklandı. Suçluların mağdur mağdurların suçlu ilan edildiği bir süreçteyiz! Gençler serbest bırakılmalı. Milletten kanuna uymasını isteyenlerin önce Anayasa’ya uyması gerektiğini hatırlatıyorum."