Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), 14 Ekim Cumartesi günü saat 09.30’da Kültürpark'ta bulunan İzmir Sanat Merkezi'nde deprem sempozyumu düzenleyeceğini açıkladı.Sempozyumun amacını, "gelecek depremlerin de afete dönüşmemesi için nelerin yapılması gerektiğinin belirlenmesi" olarak ifade eden platform, etkinliğin herkese açık olduğunu belirtti.
Soyer de katılacak
Platform, yapılacak sempozyuma
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in de katılacağını belirterek, basını ve İzmirlileri etkinliğe katılmaya davet etti.
Tek olumlu adım...
Yapılan açıklamada ayrıca şu ifadeler yer aldı:"1999 depremi en yoğun yerleşim ve sanayi merkezini yakından etkilediği olduğu için insanlarımızı öncekilerden çok daha fazla sarstı. Bilim insanları, yerbilimciler, basının hücumuna uğradı. Ama 2 yıl sonra tüm uyarılar unutuldu, çok hızlı bir yapılaşma süreci başladı. Tek olumlu adım, zemin araştırmalarının zorunlu tutulması oldu.Aradan geçen 24 yılda, daha pek çok
Deprem yaşadık, yetkililer yeniden uyarıldı. Elazığ depreminden sonra Kahramanmaraş taraflarına dikkat çekildi. Ancak 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri geldi. Gördük ki tüm uyarılar boşa gitmiş. Yaşanan korkunç yıkımlar ve can kayıplarının oluşmaması için önlem alması gerekenler, hemen “yüzyılın depremleri”, “doğal afet” söylemlerinin arkasına sığınarak, sorumluluklarından sıyrılmaya çalıştı. Halkın en acil gereksinimleri daha karşılanmamışken, bir yıl içerisinde tüm konutların yetiştirileceği açıklamaları yapıldı.
İzmir ve Hatay uyarısı
İnsan hataları, depremi bir afete dönüştürdüğü gibi depremlerin ekolojik sonuçlar oluşturmasına da neden oluyor. Örneğin, Fukushima’da olduğu gibi bir bölge yaşanmaz hale gelebiliyor. %92 si deprem kuşağında olan ülkemiz buna rağmen hızla nükleer maceraya atılıyor. Akkuyu’nun hemen yakınında Kıbrıs ve Ölüdeniz faylarında oluşacak depremlerin, tıpkı Fukuşima gibi bir felakete yol açacağından derin endişe duyuyoruz.Diğer yandan, İzmir ve Hatay’da molozlar, suların beslenme alanlarına, zeytinliklere, tarım alanlarına dökülerek gelecek sağlık sorunlarının önü açılıyor.
Böyle devam edersek pek çok deprem afete dönüşecek
Bunca yıkımın gerçek sorumlusu, bir doğa olayı olan deprem değil, deprem gerçeğine karşın uyarılara yeterince kulak verip önlem almayan yönetimler, yeterli zemin etüdü yapmayan yerbilimciler, doğru projelendirmeyen mühendisler, uygun malzeme ve işçilik kullanmayan müteahhitler ve yeterli denetim yapmayan idarelerdir… Birkaç yıl önce, ülkemizin en yetkin mesleki örgütlerinden birisi olan TMMOB’nin rapor denetim yetkisi kaldırılmıştır.Oysa yerleşim yerleri, şehir plancılığı ilkelerine uygun olarak tasarlanmalı, bilimin ve tekniğin yol göstericiliğinde gerekli tüm önlemler, dönüşümler acilen gerçekleştirilmelidir. Oy hesaplarıyla, ben yaptım oldu anlayışıyla hareket etmeye devam edersek daha pek çok deprem afete dönüşecektir."