Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Örgütü, İzmir’de bazı okullara müftülük tarafından ‘Manevi danışman’ atanmasına tepki göstererek bir basın açıklaması düzenledi.Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan açıklamaya CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar, il yönetim kurulu ve ilçe kadın kolları başkanları ve partililer katılırken açıklamada, ""Milli Eğitim'de bunca dert, bunca sıkıntı varken, bu sorunları çözmek, öğretmenlerimizin şartlarını iyileştirmek, atanamayan öğretmenlerimizle boş geçen dersleri doldurmak yerine, neden tepki çeken, bilimsel başarıya katkı koymayan, hatta yeni tartışma ve sorunlara yol açacak olan bu uygulamada ısrar ediyorsunuz?¨ ifadeleri kullanıldı.
Unuttular
Basın açıklamasını Mustafa Kemal Atatürk’ün huzurunda yapmak istediğini ifade ederek konuşmaya başlayan CHP İzmir İl Başkanı Aslanoğlu, ¨Bu yolla belki de onun ısrarla işaret ettiği, çocuklarımızın çağdaş bilim ve fen yolunda yetiştirilmesi vasiyetini inatla anlamayanların ufuklarının açılmasına vesile oluruz dedik. Cumhuriyetimizin geleceği, velilerin emaneti ve bağımsızlığımızın teminatı olan çocuklarımızın okullarda alacağı eğitim, Türkiye’nin çağdaş ülkeler arasında yer almasının da en önemli şartı. Çocuklarımız; cahillikle, gericilikle savaşımızda, karanlıkları aydınlığa çevirecek olan güneşimiz. Onlar parlamaya çalıştıkça rüzgarda savrulan çocuklarımız oldu. Çocuklarımızı unuttular. Yarınlarımızın teminatının ilim, irfan ve çağdaş eğitim olduğunu unuttular. Fedakarca görev yapan öğretmenlerimizi unuttular. Eğitimin evrensel, bilimin ışığında, ufuk açan ve özgürce düşünen bireyler yetiştirdiğini unuttular¨ dedi.İktidara baskıyla iş yaptırıyor
Türkiye'nin günden güne çağdaş eğitimden uzaklaştığına dikkat çeken Aslanoğlu, "Şimdi de ÇEDES, yani “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi” adı altında “Manevi Danışmanlık” sıfatıyla; İzmir’deki her üç okuldan birine, imam, müezzin, vaiz, kuran kursu öğreticisi görevlendirmesi yapıldı. Bu süslü başlıklarla yapılan atamalarla görevlendirilen hiçbir personelin çocuklar, gençler veya eğitimle ilgili yetileri, Pedagojik Formasyonları yok. Bu atamaların çağdaş ve modern bir eğitime koyacağı hiçbir katkı yok. Belli ki, yine belli çevreler iktidara baskıyla iş yaptırıyor. Belli ki okulların tatile girmesine günler kala şimdiden 2023- 2024 eğitim yılının hazırlığı yapılarak iş oldu bittiye getirilmek isteniyor¨ diye konuştu.Sorularını sıraladı: Neden ısrar ediyorsunuz?
Milli Eğitim Bakanlığı’na ve İl Müdürlüğü'ne seslenen Aslanoğlu açıklamasında şu soruları sordu: "Daha önce KYK yurtlarına yapılan ve atamalar sonrası intihar vakalarının artmasıyla geri çekilen bu uygulama neden yine gündemde? Bu işin eğitimini üniversitede almış rehber öğretmenlerimiz ve psikolojik danışmanlarımız, öğrenci ve velilerimize her türlü desteği zaten verirken, ne oldu da onları yok sayarak, konuyla uzaktan yakından ilgisi olmayan imamları, vaizleri, kuran öğreticilerini eğitim sisteminin içine soktunuz? Atanamayan rehber öğretmenlerimizi atayarak bu işi bilimsel yönden çözmek varken, neden görevi din anlatmak, din öğretmek olan kadroları milli eğitim kadrolarının içine, üstelikte denetlemez bir şekilde yerleştirdiniz? Çocuklarını pikniğe götürürken bile velisinden izin alırken, çocukların maneviyatına dokunacağı söylenen bu kadroların, çocuğuna destek vermesi iznini velilerden istediniz mi? Neden 'manevi danışmanlık' hizmetini müftülükler bünyesinde açılacak birimlerde vermiyor da illaki okulların içinde kadrolaşmaya çalışıyorsunuz? Yurtlarda, vakıflarda yaşanan bunca skandaldan hiç mi ders almıyor, laik eğitim anlayışına vurulan darbelerin bu ülkenin geleceğine vurulduğunu hiç mi anlamıyorsunuz? Milli Eğitim'de bunca dert, bunca sıkıntı varken, bu sorunları çözmek, öğretmenlerimizin şartlarını iyileştirmek, atanamayan öğretmenlerimizle boş geçen dersleri doldurmak yerine, neden tepki çeken, bilimsel başarıya katkı koymayan, hatta yeni tartışma ve sorunlara yol açacak olan bu uygulamada ısrar ediyorsunuz?¨Hiç kimse bu açıklamamızı farkı yöne çekmesin
Aslanoğlu son olarak yaptığı açıklamada, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bu oldu bitti de ısrar edilirse, her aşamasını yakından takip edeceğimizi, velilerimiz, sendikalarımız ve öğretmenlerimizle birlikte mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna duyuruyor, iktidarı aklıselim davranmaya çağırıyoruz. Üstüne basarak vurguluyoruz ki, hiç kimse bu açıklamamızı farklı yönlere çekmesin. Diyaneti kuran, din ve vicdan özgürlüğünü savunan, belediyelerinin camilerin bakımını yaptığı partinin mensupları olarak, tek derdimiz çocuklarımızın geleceği, okullarımızın çağdaş eğitimin yuvası olmasıdır¨ dedi. Teslim etmeyeceğiz
CHP İzmir Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar, şu ifadeleri kullandı: “Bu proje okullarda tarikatların, yandaş vakıfların kadrolaşacağı ve çocuklarımızın, psikolojik olarak baskı altına alınacağı korkusunu uyandırmaktadır. Bizler hem bir veli hem de bir anne olarak çocuklarımızı bu kadrolara teslim etmeyeceğiz. Bu korkutan, ayrıştıran ve dayatılan uygulamanın, geri çekilmesi için tüm kadınlarla birlikte mücadele vereceğiz. Çocuklarımız en değerli varlığımız, onları sonuçlarının ne olacağı belli olmayan bir uygulamaya ve eğitimsiz, ehil olmayan kadrolara asla teslim etmeyeceğiz.”