Şu an Süper Lig'de beğendiğim iki hakem var. Biri İzmirli biri Adanalı. Selçuklu Halil Umut Meler ile Adana'nın içinden Zorbay Küçük. Halil Umut tecrübeli FİFA. Zorbay taze FİFA, daha çok yeni, çiçeği burnunda. İddia ediyorum Dünya Kupası'na gidecekler. Halil'den umudumu kesmedim, henüz yaşı uygun. Zorbay daha 29 yaşında. İkisi de giderse, kaymaklı ekmek kadayıfı olur. Gitmeliler, gidecekler. Tekrar FİFA listesine giren Melis Özçiğdem, Mustafa Emre Eyisoy ile Cevdet Kömürcüoğlu kardeşlerimi ve de Dünya Kupası yolcusu listemdeki iki adayımı canı gönülden kutluyorum, adaletiniz bol, yolunuz açık olsun.
BATIGÖZ'ÜN KURUCUSU
PROF.DR.MEHMET SÖYLER'İ KAYBETTİK
Sportmen Hipokrat yeminliler. Op.Dr. Mehmet Murat Gök, Uz.Dr. Hakan Gürçınar, Prof.Dr. Mehmet Söyler. Daha 40'ında, 50'sinde yaşama veda eden genç, tıbbi etiğe de uyan hekimlerimiz. Gök'ü kalp krizinden, Gürçınar'ı kanserden, Söyler'i de önceki gün kalp krizinden kaybettik. Üçü de insanı seven, değer veren, hastalarını kendi yakını gibi değer veren tabiplerimiz. Prof. Dr.Mehmet Söyler Batıgöz Sağlık Grubu'nun kurucusu, 54 yaşında, GATA mezunu, Göz Hastalıkları Uzmanı. Onlarca tıp merkezi, hastane açtı. Binlerce kişiye istihdam yarattı, onbinlercesine şifa dağıttı, sağlığına kavuşmalarına vesile oldu. Üçünü de çok sevdim, mekanları cennet, ruhları şad olsun.
ÇAMURUNA GURBAN OLDUĞUM
Her yeri betonla kapla, toprağı yok et, yol bu değil. Topraktı hem de en verimlisinden, her türlü yeşillik çıkardı. Karpuz çekirdeği düşür, tutar yaprak verirdi. O zamanlar beğenmezdik ama şimdi mumla arar olduk. Meğer ne de güzelmiş sahalarımız. Toz da yapardı, taşlı idi üstelik. Yaralanırdık ama kapanırdı, her acı gibi. Kemalpaşa'daki maç öncesi mıntıka temizliği yapardık, taş toplardık, yaralanan olmasın diye. Atatürk Stadı 4 Nolu Yan Saha rüzgâr alırdı. Bir toz kalkar sanki hortum mübarek. Yeşilova tarafında tam da kale arkasında bir ev vardı, müstakil. Yaşlıca bir teyzem, vefat ettiyse rahmeti bol olsun hakkını helal etsin. Otogarında etkisiyle de ne zaman çamaşır assa, maç bitmeden hepsi grileşirdi. Çok kızardı, balkondan bağırdığı sahaya duyuruldu. Şimdiki sahalar böyle mi ya.
TATİL ET, OLDU BİTTİ
Sporu çok seven, para olarak görmeyen çocuklardık, biz. Hayatımızı yaşadık. Hakem olalım, futbolcu olalım, şartlar elverişsiz olsa bile oynatma, oynama yolunu tercih ettik. İyi de yaptık. Şimdi çaba yok, biraz aklını zekanı kullan, şartları zorla. 10 dakika geç kaldı diye maçı tatil etme. Beklesen ölür müsün ? Yağmur, soğuk var amatör mücadele bu. Kolayını seçtin, evine git, gururla raporunu yaz. Az da olsa o maç ücretini de geri çevirme, olacak şey mi bu ? Ya amatörüm ne yapsın, boynu bükük geri dönecek, bir de mazereti kabul edilmezse, ki edilmez. Yoksa kötü örnek olurlar, kapı açılır. Yol olur, yol. Kim uğraşacak sakın ha.
HALI SAHA DA NE Kİ ?
Göztepe Gürsel Aksel Sahası, gece boyunca yağmur yağmış. Geldik sahaya yağış yok, İzmir güneşi tepemizde. Saha göl ama toprak, geçer, emer, şimdi. Günün ilk, sabah 9 maçı. Başlamasına daha 1 saat var. Top bazı yerde zıplıyor, bazı yerde zıplamıyor. En azından zıplayan yeri var bu da güzel, pozitif yaklaşmak gerek. 'Bu maçı oynatırım' dedim, nasıl olsa VAR da yok, burnunu sokamaz. Köşe gönderinin oralardan elimdeki sopa ile yol açtım akmaya başladı. Her iki ceza alanı içi de emekçilerimizde. 30 dakika kaldı yüzde 80 su gitti. Güneş de parlak. Giyindik geldik, çıktık sahaya. Takımlar hazır, gözleri parlıyor, maç oynanacak ya. Gözlemcim de Allah rahmet eylesin Mustafa Erek hocam.
O TARAFTA OYNAMAYIN
Tribüne kurulup, ahkam kesmeyen hocalar yetiştirdi bizi. Öğrettiler, anlattılar, tecrübelerini aktardılar. Takip ediyor, 2 metre ötemizden. Nefesimizi bile dinledi, garanti. Hiç unutmam. Tekmelik kontrolü sırasında 'Arkadaşlar saha oynanacak halde top zıplıyor. Ancak şu kapalı tribünün önündeki taraf su ile dolu, oraya girmeyin, top sürmeyin. 10 dakika sonra, oynarsınız' dedim. Öyle de oldu. Mustafa hocam da nurlar içinde yatsın, 'Önce şaşırdım sonra takdir ettim iyi fikir, ilk kritikte söyleyeceğim' dedi, söyledi de. Olaysız maç işte, daha ne bekliyorsunuz. Yağmur yağmış, mis gibi de kokuyor saha. Hafif de yağmaya devam etse, tadından yenmez. Alın teriyle rahmet suyu karışacak bundan büyük zevk mi olur. Hasta olmaktan mı korkuyorsunuz. Bi'şey olmaz merak etmeyin. Kurulanın, başınızı bere ile örtün çıkın. Cereyan da kalmayın, yeter.
KİRAZ'DA HALI SAHA MI OLUR ?
Şu günlerde maçı tatil etme modası başladı. Hakem dediğin cesur olur, aklını zekasını kullanır. 10 dakika gelmesin tatil et, 11.dakikada kapında, dönemezmiş. VAR'da patır patır dönüyorlar. Kararından vazgeçmemek değil. Etiği, ahlakı seçmektir, hakemlik, delikanlılık. Aşı kartın olmasın tatil et, oh ne güzel. 3-0 hükmeni yapıştır. Oh ne güzel hayat. Şu takımlar sahalar olmasa ne de güzel hakemlik yapılır. Lafı şuraya getireceğim. Yurdumun her sahası halı kaplı, evin salonu sanki. Boydan boya. Kiraz'da, Ödemiş'te, Balçova'da, Yan Sahalar'da, Bayındır'da, Torbalı'da ve daha nice yerlerde sahalar halı kaplandı. Böyle saçmalık mı olur. Bakımı zor, su gitmesin diyecekler, bahane bu.
GÜZELDİR YAĞMURDA MAÇ
Yağmur yağar, yağsun tabi. Yoksa yazın su bulamazsınız. O pek modern, sertleşince taşlı sahadan daha beter olan, kanserojen etkili halı sahaları su kaplar. Yerle teması yok, arada hava alacak, suyun gideceği yerde yok. Teknik alan, saha kenarı, kale arkaları, tamamen suyla kaplı. Drenaj yok. Su hiçbir yere gidemyor. Sırf bu yüzden maç erteleniyor. Metrekaresi artsın diye, toplu iğne başı kadar olsa da su akımı için yer bırakmayana mı kızayım, bu sahada maç oynanmaz diye mi ? Hakemin iyisi de sahada tutandır, şartları zorlayıp maçı oynatandır. Başka yolu yok bunun. Karar sizin, VAR'a gerek yok.
KARABAĞLAR FIRTINA'YA YAKLAŞTI
Araya korona salgını da girse de 2019'dan beri 26 maçtır yenilmiyorlar, bu bir rekor. Belki de egale ama zoru başardılar. 'Yenilmez armada' bu haftada da yenilmezse lider Trabzonspor gibi 27 maçlık seriyi yakalamış olacak. Genç ve başarılı antrenör Göksel Demirel, Karabağlar Futbol Kulüp Başkanı Nejat Kunal, Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Çiçek, teşvik amacıyla ödüllendirilmeyi bekliyorlar. Haksız değiller de hani. Hem de bu zamanda ayakta durmak, yenilmemek. İzmir ASKF Başkanı sevgili Efkan Muhtar'a itina ile duyurmak istiyorum. Bu başarılı gençler fark edildiklerini, fark etmeliler. İşimiz gücümüz bu.